1 Kasım 2015 Pazar

yenilgiden dönerken*

Kendini emniyette hissettiğin bir yer söyle deseler hiç tereddüt etmeden evimi tarif ederim. Burada, bu yatağın üzerinde, çoktan tüylenmiş bin yıllık hırkamı parmak uçlarıma kadar çekip pencereden ara sıra sokağı seyrediyorum, arada sevdiğim kitapların sayfalarını hızlı hızlı gözden geçiriyorum. Eskiden üzüldüğümde ıhlamur kaynatırdım, şimdi bir fincan süt ısıtıyorum. Sezen Aksu'nun kaçırdığım şarkısı var mı diye albüm listelerini baştan sona gözden geçiriyorum. Arada da düşünüyorum. Öyle esaslı bir kırılma noktası olmadığı hâlde nasıl bu kadar değiştiğime hayret ediyorum. Herşeyi olduğu gibi anlamak, oluruna bırakmakmış biraz da. Belki de tükenmişlik böyle bir şey, şimdilik bilmiyorum. Sanki ciğerlerim yüksek sesle konuşuyor. İnsanlarla münasebetini her zaman aynı kuvvette, aynı düzlükte tutamazsın diye beni bir kez daha ihtar ediyor. Hak veriyorum ve herkesi bir bir bağışlıyorum.
..
Merhaba. Yılgınlık bahsini ben, bu yaşımda bu kez, bir yenilgi ile taçlandırıyorum.